KARAÇARŞAFLI,TÜRBANLI
SOL TAKİYECİLİĞİ
Veteriner Hekim Nurettin ÖZTÜRK
Karaçarşaflı, türbanlı, peçeli sol takiyeciliği ortaçağ karanlık kültürünü sembolize eden güçlerce laik-çağdaş ve demokratik cumhuriyetin kuşatılmışlığının belgesidir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ulu önderi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır. Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişimini inkar etmek olur. Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar”. Şiarına rağmen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) peçeli, türbanlı ve karaçarşaflı ortaçağ karanlık kültürünü sembolize edenlere parti rozeti takıyor. Ve falcı gibi “bunların beyinlerinin içi önemli” diyor. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk onların beyinlerini bilmeyecek kadar safmıydı. O zaman kılık-kıyafette neden devrimler yapmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün kurmuş olduğu CHP geçmişi unutup toplumsal değerlerini sahte hümanist görüntüsü ile alçak, takiyeci ikiyüzlülüğü ile alt üst eden barbar kültürü; ulusların geleceklerini ipotek altına alarak, kendi çağdaş değerlerini yaratan ulusların kendi toplumsal değerlerine yabancılaştırılması doğrultusundaki projeleri dayatması neticesinde İran, Afganistan, Irak gibi ulusların despotik şeriat yönetimleri ile yönetilmelerine sebebiyet vermiş ve çağdaşlaşma yolundaki eğilimlerine barikatlar koymuştur.
Osmanlı İmparatorluğunun küllerinden çağdaş-laik ve demokratik hukuk devletini yokluklar ve emperyalist kuşatılmışlık içinde büyük bir ulusal bilinç ve inançla yaratabilen Türk ulusu ve önderi Mustafa Kemal Atatürk kendi ulusundan gerici, yobaz takımlara, aşiretlere emperyalist oyunlara rağmen çağdaşlıktan ve laiklikten ödün vermemiştir.
Bugün ülkemizde yönetimde yaratılmak istenen küresel emperyalizmin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kapsamındaki “ılımlı islam” yönetim modeli dayatması ile yaşanan siyasi, askeri ve yok edilen milli ekonomik sorun varken; büyüyen işsizlik, artan genç nüfus, küçülen ekonomi, yok edilmeye çalışılan laik-çağdaş-demokratik cumhuriyet ve Kemalizm gibi ulusal değerlerin korunması sorunu varken; siyasi partilerimiz ulusal kalkınma ve ekonomik bağımsızlığı geliştirici projeleri üretmeme aczi içinde olduklarından yaklaşan mahalli seçim dolayısıyla oy uğruna çeşitli hile ve dolaplarla ulusal değerler üzerinden takiye yaparak bir yere varacaklarını zannederlerken onarılması mümkün olmayacak traumlar yaratmaktadırlar.
Kulun kula köleliğini yok eden laik-demokratik ve çağdaş cumhuriyetin kadının özgür birey olmasında kazandırdığı kazanımların; laiklikten ve çağdaşlıktan ödün vermeyen CHP tarafından halk dalkavukluğu yapılarak cumhuriyet değerlerinin yok edilmesi ülkemiz siyasetinin küresel emperyalistlerce kuşatıldığının bir göstergesidir.
Laik-demokratik cumhuriyetin yaşam biçimi kılık-kıyafette de çağdaş giyim ve kuşamdır. Onun içindir ki, Gazi Mustafa Kemal Atatürk kılık-kıyafette devrimler yapmıştır. Bu devrimlerin daha da geliştirilmesi ve bu yolda ödün verilmemesi gerekir.
Karaçarşaflı, peçeli, türbanlı vatandaşlarımız çağdaşlaşma eğiliminde ise, bir takım kuşatılmışlıktan, mahalle baskısından korkuyorlarsa sandık başında bu doğrultuda oyları ile bir zaman süreci içinde değişimin gerçekleşmesi mücadelesini vermelidirler. Ortaçağ görüntüleri ile çağdaş-laik bir oluşum içinde üye olarak bulunmaları doğru değildir. Yarın bu görüntüleri ile parti genel başkanlığı, başbakan, belediye başkanı, milletvekili gibi yönetimlerde görev almak isterlerse yapacak bir şey kalmaz, laik cumhuriyet kuşatılmışlıktan kendini koruyamaz ve kurtaramaz.
Kendini çağdaş ve laik olarak tanımlayan hiçbir görüş ve parti takiye yaparak kazanacağı artı oylarla çağdaş ve laik cumhuriyeti güçlendirebileceği mantığı akıl ve bilime aykırıdır. CHP bu takiye tavrı ile iktidar olabilir. Fakat Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasçısı olamaz.
NOT: Bu yazı 2009 mahalli seçimler öncesi 05.01.2009 ‘da yazılmıştır.
Veteriner Hekim Nurettin ÖZTÜRK
vetheknurettinozturk@hotmail.com